Glokom ( Göz Tansiyonu ), genellikle başlangıçta şikayete neden olmayan bir hastalıktır. Yıllar içinde yavaşça ilerler ve göz sinirini harap eder. Görme gittikçe azalır, şikayetler başladığında görme alanında kalıcı hasar yerleşmiştir. "Akut glokom krizi" tipinde ise göz tansiyonu aniden çok yükselir. Göz de kızarıklık, ağrı, bulanık görme, ışıklar etrafında renkli halkalar görme, mide bulantısı ve kusma gibi belirtileri olur. Bu tür hastalarda teşhis daha erken dönemde konabilir.
Günümüzde göz içi basıncı kişisel bir değer olarak kabul edilmektedir. Sağlıklı göz'lerde normal göz içi basıncı 9-20 mmHg. arasındadır. Göz tansiyonu düşük olmasına rağmen glokoma bağlı harabiyet gördüğümüz hastalar yanında; göz tansiyonu yüksek olup, hiçbir harabiyet gelişmemiş hastalar da vardır. Bu nedenle göz tansiyonu'nun sınırı kişiye ve risk faktörlerine göre değişir.
Göz tansiyonu tanısı genellikle göz muayenesi sırasında tesadüfen konur.
Doktor muayene sırasında göz tansiyonunu ölçer, göz sinirlerini inceler.
Şüphelendiği kişilerde pakimetri, görme alanı, OCT veya HRT gibi ileri tetkikler ister.
Bütün bulguları değerlendirerek teşhisi koyar.
Tedavide amaç hastanın görmesini ömür boyu korumaktır. Glokom tedavisi ilaç, lazer tedavisi ve cerrahi tedavi olmak üzere 3 çeşittir.
Tedaviye genellikle ilaçla başlanır, harabiyetin devam etmesi halinde lazer veya cerrahi tedavi uygulanır.
Hangi tedavinin uygulanacağı hastanın durumuna göre değişir. Tedavi şeklinin seçiminde erken yada geç dönemde teşhis konması, hastanın yaşı, ilaçlarını düzgün kullanıp kullanmaması önemli faktörlerdir.
Tedavi eski görmeyi geri getiremez sadece daha fazla görme kaybı olmasını engeller.
SLT Lazer (Selektif Lazer Trabeküloplasti) glokom da alternaitif bir tedavi seçeneğidir. İlaç kullanan hastalarda tedavi yeterli olmadığında destekleyici bir çözüm sunar. Sadece açık açılı glokomlara uygulanabilir. Doğru seçilen hastalarda çok etkin olan SLT, 3-4 dakikalık basit bir tedavi yöntemi olup hiçbir yan etkisi ve zararı yoktur. Göz tansiyonu'nu % 20 - 30 oranında düşürebilir. 6 ayda bir uygulanabilen tedavinin etkinliği 6 ay -2 yıl arasında devam eder.
Yüksek göz tansiyonu, göz'ün arkasındaki sinir lifleri tabakasına baskı yaparak harabiyete neden olur. Bu harabiyet yıllar içinde yavaş yavaş artar. Hastanın görme alanı gittikçe daralır, bu dönemde hasta göremediğinden şikayet eder. Tedavi edilmezse sonuç körlüktür.
TEDAVİ SADECE O ANDAKİ GÖRMEYİ KORUYABİLİR. İYİ GÖRMENİN GERİ DÖNMESİ MÜMKÜN DEĞİLDİR. BU NEDENLE ERKEN TEŞHİS ÇOK ÖNEMLİDİR.
Bilgilendirme amaçlı oluşturulan site içerikleri farkındalık yaratmak için hazırlanmıştır.Göz hastalıkları tanı ve tedavisi için uzman hekim görüşüne başvurmanız önerilmektedir.
Göz Vakfı Hastaneleri Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır.